21 Jul Adeta Bir Kasabayı Andıran Yapısıyla “ATHYRA”

Adeta Bir Kasabayı Andıran Yapısıyla “ATHYRA”

Athyra, adeta bir kasabayı andıran yapısıyla daha ilk girişte bizi kendine çeken bir ilçede, Büyükçekmece’de yer alıyor. Henüz yeni bir mekân olmasına karşın kendine özgü yapısını çoktan oturtan bu mekân, İstanbul gibi bir metropolün kalabalığından uzakta, huzur dolu bir gün geçirmeniz için oldukça uygun bir yer. İstanbul sınırları içerisinde olan ama buna karşın denizin mükemmel kokusunu ve ağaçların dağıttığı temiz havayı ciğerlerinize çekebildiğiniz bir yer düşünün… Hayali bile insanın içini ferahlatıyor.

Athyra’nın bünyesinde 40 personel görev alıyor. Burada herkes işini iyi yapıyor. Bu da ziyaretçilerin keyfini ikiye katlıyor desek yeridir. İşletme sahipleri, bu mekânın bütün gün vakit geçirilebilecek bir yer olduğunu söylüyorlar. Bana kalırsa da kesinlikle öyle. Kahvaltı menülerinden akşam yemeğinden sonra gelen tatlılarına kadar her şey oldukça lezzetli. İnsanda, günün bütün öğünlerini burada geçirme isteği uyandırıyor.

Athyra, oldukça da büyük bir alanı kaplamakla beraber, birden fazla bölüme ayrılıyor. Dış bölümü özellikle manzaranın tadını çıkarmak isteyen ziyaretçiler için biçilmiş bir kaftan. İç bölüm ise daha çok kış aylarında tercih ediliyor. Bu bölümde ayrıca akşamları canlı müzik performansları da yer alıyor. Manzaraya karşı müzik eşliğinde güzel bir akşam yemeği yemek için uygun bir yer Athyra.

Mekânın havuz bölümü, özellikle yaz aylarında daha aktif oluyor. Burada her yaştan insan güneşin ve suyun tadını doyasıya çıkarabiliyor. Dış mekânda bir de bahçesi olan bu mükemmel alanın içerisinde iki tane de tenis kortu bulunuyor. Yani aslında Athyra, her ilgi alanına ait aktiviteleri tek bir alanda birleştirerek sosyal bir ortam oluşturuyor. Ayrıca bu tesiste, havuz ve tenis için ziyaretçilere eğitmenlik yapan milli sporcular ve eğitmenler de yer alıyor.

Şimdi sıra geldi beni en çok etkileyen bölüme; tabi ki şarap evi. Şarap evi daha en baştan şöminesinin cayır cayır yanan ateşiyle beni kendisine çekmişti. Bir de şarap sunumlarının bu şömine önünde gerçekleştirilmesi benim için ayrı ve güzel bir deneyim oldu. Kesinlikle görülmesi gereken bir alan olduğu görüşündeyim.

Mekânın en çok rağbet gören bölümü ise terası. Çünkü terası daha en baştan manzarasıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Bu eşsiz manzara eşliğinde mekânın da ziyaretçilere geniş bir oturma alanı sunması ayrıca beğeni toplayan detaylar arasında. Tesisin diğer bölümlerinde de tercih edilmesine karşın doğum günü organizasyonları, evlilik teklifleri, toplantılar ve düğün eğlenceleri için de en çok teras bölümü kullanılıyor.

Athyra, estetik açıdan bizi tatmin ettiği kadar yemekleri ve sunumlarıyla da bizi etkilemeyi başardı. Her şeyden önce geniş yemek yelpazesine sahip olması, ziyaretçilerin diledikleri yemekleri tercih edebilmelerine olanak sağlıyor. Bu, mekân için kesinlikle bir artı. Biz akşam yemeği için Pizza Karides, Tacho ve Bonfile tercih ettik. Yemeklerinin tadının, damakta uzun süre kalan cinsten olduğunu kesinlikle söyleyebiliriz. Özellikle kokteylleri, ayrı bir dünyadan gelmiş gibi hissettirdi : )

Büyükçekmece denildiğinde hepinizin gözü korktu, farkındayız. Çünkü özellikle Anadolu yakasında yaşayan insanlar için oldukça uzak bir mesafe. Ama şunu söyleyebiliriz ki Athyra’da kaliteli bir gün geçirmek için o yolu çekmeye değer ki; bizim için fazlasıyla değdi.